Sezai55
New member
İstanbul Valiliği uyumunda yükseköğretimde yüz yüze eğitime ait “2021-2022 Eğitim-Öğretim Yılı Salgınla Gayrette Önlem ve Uygulamalar” kıymetlendirme toplantısı düzenlendi.
Valilikteki görüşmede İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Yükseköğretim Konseyi (YÖK) Lideri Prof. Dr. Erol Özvar, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Sinan Aksu, Kredi ve Yurtlar Genel Müdürü Recep Ali Er ile İstanbul’daki 11 devlet, 44 vakıf üniversitesi ve 3 meslek yüksekokulu yöneticisi yer aldı.
Yerlikaya, açılış konuşmasında, birinci ve ortaöğretimde yüz yüze eğitimin başlamasının üzerinden 15 gün geçtiğini anımsattı.
Eğitimde teknolojik imkanlardan, hibrit eğitim modellerinden sonuna kadar yararlandıklarını vurgulayan Yerlikaya, ”Ancak bilim insanlarımızın da üzerinde ısrarla durdukları üzere yüz yüze eğitim yalnızca mekansal bir sıkıntı değildir. Okullar, üniversiteler ortak çalışma külçeşidinin geliştiği kültür, sanat ve spor aktivitelerinin yapıldığı yerler; toplumsallaşma ve bağlantının A, B, C’si. Ayrıyeten yüz yüze eğitim, bağlantı ve öğrenme süreçlerini, pedagojik gelişimi direkt etkileyen bir model” diye konuştu.
Yerlikaya, geçen yıla bakılırsa bu yıl Covid-19’la uğraşta aşı üzere kuvvetli bir imkan olduğuna işaret ederek, “Bugün prestijiyle aşılama oranımız yüzde 83,4. 15-18 yaş ortası birinci doz aşılama oranımız ise kısa müddette yüzde 49,5’e ulaştı. Yani her iki gencimizden biri aşısını yaptırdı” dedi.
“ÖĞRENCİLERİMİZİN SIHHATİ HER ŞEYDEN EVVEL GELİYOR”
YÖK Lideri Prof. Dr. Erol Özvar da İstanbul’un yükseköğretim kurumlarının neredeyse yüzde 30’una konut sahipliği yaptığını, kentteki üniversitelerin lisans ve lisansüstü dahil toplam yükseköğretim örgün öğrencilerinin yüzde 23’ünü okuttuğunu, toplam öğretim elemanlarının yaklaşık yüzde 50’sini konuk ettiğini kaydetti.
Yüz yüze öğretimin yükseköğretim kurumlarının önceliği olduğunu tabir eden Özvar, “Öğrencilerimiz yerleşkelerimizde, sınıflarda öğretimlerine başlayacaktır. Yüz yüze öğretimle birlikte salgının bölgesel ve lokal seyrine nazaran çevrim içi uygulamaları da yükseköğretimde faal bir biçimde kullanacağız. Öğrencilerimiz 3 yarı yılın sonunda yüz yüze öğretim metodunun yanı sıra öteki öğretim halleriyle de eğitimlerine üniversite yerleşkelerinde devam edecektir” diye konuştu.
Özvar, Yükseköğretim Şurası ve üniversitelerin öğretimin kesintiye uğramadan sürdürülmesi için bütün imkanları seferber ettiğini belirterek, derslikler, kantinler, kütüphaneler ve öbür toplumsal toplanma ortamlarının elden geçirilip öğretime hazır hale getirildiğini, üniversite idarelerinin öğrenci sayısı ve alt yapılarına göre risk değerlendirmelerini ve programlarını yaptığını söylemiş oldu.
“ÖĞRETİM ELEMANLARIMIZIN YÜZDE 88,56’SI AŞILARINI OLDU”
Covid-19 salgınıyla gayret kapsamında yüz yüze öğretimin başladığı 2021-2022 güz yarı yılında, “üniversite yerleşkelerinde uygulanacak önlemler” ile “eğitim ve öğretim” süreçlerinde dikkat edilecek konular hakkında YÖK’ün iki farklı rehber çalışması yaptığını, rehberlerin üniversite idareleriyle istişare edilerek ve sıhhat bilim heyeti üyelerinin takviyesiyle hazırlandığını anlatan Özvar, “YÖK’ün çerçeve kararlarını içeren bu rehberlerimiz, salgına yönelik uygulamalarda üniversite idarelerine ‘yol gösterici’ mahiyettedir. Üniversite idarelerimiz de Covid-19 salgını, eğitim-öğretim ve yerleşkelerine dair rehber çalışmalar hazırladı ve bunları paydaşlarıyla paylaştı. Üniversitelerimiz salgının dinamik bir müddetç olduğunu göz önünde bulundurarak ilgili şuraları marifetiyle salgının bölgesel ve lokal seyrine bakılırsa farklı planlamalar da yaparak esnek kararlar aldı” dedi.
Prof. Dr. Özvar, yükseköğretimde yüz yüze derslere başlandığını hatırlatarak, şu biçimde devam etti:
“Yükseköğretim sistemimiz içerisinde öğretim elemanlarımızın yüzde 88,56’sı bugün prestijiyle 2. aşılarını olmuş vaziyettedir. İnşallah eğitim-öğretim periyodu başlamadan evvel bu oranı yüzde 100’e çıkarmak istiyoruz. Bu aşı oranlarının 2021-2022 akademik yılı ötürüsıyla yüz yüze eğitim konusundaki kararlılığımızı desteklediğini, bu mevzudaki inancımızı artırdığını tabir etmek isterim. İnşallah öğrencilerimiz de öğretim elemanlarımız üzere eğitim öğretim periyodu açılmadan evvel aşılarını tamamlamak suretiyle yüz yüze eğitim için gerekli olan bu kuralı da yerine getirmiş olacaktır.”
“STAJLARDA DA ÖNLEMLERE UYULARAK DEVAM EDİLMELİ”
Üniversitelerin, Covid-19 salgını öncesinde de kullandıkları uzaktan öğretim usulünü, salgın esnasında bütün programlara genişleterek deneyim kazandığını lisana getiren Özvar, şunları söylemiş oldu:
“Bu deneyim ile bu yeni akademik yılda gerekli gördükleri derslerin makul bir oranını bu sistem ile verebileceklerdir. Öğretim elemanlarımız derslerin büyük kısmını yüz yüze sınıflarda anlatacaklardır. Başka yanda bir kısım teorik dersleri ise senkron dediğimiz birebir anda çevrim içi olarak da öğrencilerine sunabileceklerdir. Üniversitelerimiz, asenkron yani derslerin görüntü kayıtlarının alınıp öğrenciler tarafınca izlenmesinin önünü açan uygulamaları da yapabileceklerdir. bu biçimdece yüz yüze öğretimin yanı sıra online, senkron ve asenkron üzere uzaktan eğitim halleri ile dersler çeşitlendirilmiş bir biçimde yürütülebilecektir. Uygulamalı öğretimler, stajlar ve iş yerinde mesleksel eğitimlerin de önlemlere uyularak devam etmesi gerekmektedir. Öğrencilerimizin staj ve iş yeri mesleksel eğitimlerinde kamu ve özel daldan gerekli anlayışı göstermeleri ve önlemlere riayet etmek suretiyle kapılarını öğrencilerimize açmalarını beklemekteyiz.”
Açılış konuşmalarının akabinde toplantı basına kapalı devam etti.
Valilikteki görüşmede İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Yükseköğretim Konseyi (YÖK) Lideri Prof. Dr. Erol Özvar, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Sinan Aksu, Kredi ve Yurtlar Genel Müdürü Recep Ali Er ile İstanbul’daki 11 devlet, 44 vakıf üniversitesi ve 3 meslek yüksekokulu yöneticisi yer aldı.
Yerlikaya, açılış konuşmasında, birinci ve ortaöğretimde yüz yüze eğitimin başlamasının üzerinden 15 gün geçtiğini anımsattı.
Eğitimde teknolojik imkanlardan, hibrit eğitim modellerinden sonuna kadar yararlandıklarını vurgulayan Yerlikaya, ”Ancak bilim insanlarımızın da üzerinde ısrarla durdukları üzere yüz yüze eğitim yalnızca mekansal bir sıkıntı değildir. Okullar, üniversiteler ortak çalışma külçeşidinin geliştiği kültür, sanat ve spor aktivitelerinin yapıldığı yerler; toplumsallaşma ve bağlantının A, B, C’si. Ayrıyeten yüz yüze eğitim, bağlantı ve öğrenme süreçlerini, pedagojik gelişimi direkt etkileyen bir model” diye konuştu.
Yerlikaya, geçen yıla bakılırsa bu yıl Covid-19’la uğraşta aşı üzere kuvvetli bir imkan olduğuna işaret ederek, “Bugün prestijiyle aşılama oranımız yüzde 83,4. 15-18 yaş ortası birinci doz aşılama oranımız ise kısa müddette yüzde 49,5’e ulaştı. Yani her iki gencimizden biri aşısını yaptırdı” dedi.
“ÖĞRENCİLERİMİZİN SIHHATİ HER ŞEYDEN EVVEL GELİYOR”
YÖK Lideri Prof. Dr. Erol Özvar da İstanbul’un yükseköğretim kurumlarının neredeyse yüzde 30’una konut sahipliği yaptığını, kentteki üniversitelerin lisans ve lisansüstü dahil toplam yükseköğretim örgün öğrencilerinin yüzde 23’ünü okuttuğunu, toplam öğretim elemanlarının yaklaşık yüzde 50’sini konuk ettiğini kaydetti.
Yüz yüze öğretimin yükseköğretim kurumlarının önceliği olduğunu tabir eden Özvar, “Öğrencilerimiz yerleşkelerimizde, sınıflarda öğretimlerine başlayacaktır. Yüz yüze öğretimle birlikte salgının bölgesel ve lokal seyrine nazaran çevrim içi uygulamaları da yükseköğretimde faal bir biçimde kullanacağız. Öğrencilerimiz 3 yarı yılın sonunda yüz yüze öğretim metodunun yanı sıra öteki öğretim halleriyle de eğitimlerine üniversite yerleşkelerinde devam edecektir” diye konuştu.
Özvar, Yükseköğretim Şurası ve üniversitelerin öğretimin kesintiye uğramadan sürdürülmesi için bütün imkanları seferber ettiğini belirterek, derslikler, kantinler, kütüphaneler ve öbür toplumsal toplanma ortamlarının elden geçirilip öğretime hazır hale getirildiğini, üniversite idarelerinin öğrenci sayısı ve alt yapılarına göre risk değerlendirmelerini ve programlarını yaptığını söylemiş oldu.
“ÖĞRETİM ELEMANLARIMIZIN YÜZDE 88,56’SI AŞILARINI OLDU”
Covid-19 salgınıyla gayret kapsamında yüz yüze öğretimin başladığı 2021-2022 güz yarı yılında, “üniversite yerleşkelerinde uygulanacak önlemler” ile “eğitim ve öğretim” süreçlerinde dikkat edilecek konular hakkında YÖK’ün iki farklı rehber çalışması yaptığını, rehberlerin üniversite idareleriyle istişare edilerek ve sıhhat bilim heyeti üyelerinin takviyesiyle hazırlandığını anlatan Özvar, “YÖK’ün çerçeve kararlarını içeren bu rehberlerimiz, salgına yönelik uygulamalarda üniversite idarelerine ‘yol gösterici’ mahiyettedir. Üniversite idarelerimiz de Covid-19 salgını, eğitim-öğretim ve yerleşkelerine dair rehber çalışmalar hazırladı ve bunları paydaşlarıyla paylaştı. Üniversitelerimiz salgının dinamik bir müddetç olduğunu göz önünde bulundurarak ilgili şuraları marifetiyle salgının bölgesel ve lokal seyrine bakılırsa farklı planlamalar da yaparak esnek kararlar aldı” dedi.
Prof. Dr. Özvar, yükseköğretimde yüz yüze derslere başlandığını hatırlatarak, şu biçimde devam etti:
“Yükseköğretim sistemimiz içerisinde öğretim elemanlarımızın yüzde 88,56’sı bugün prestijiyle 2. aşılarını olmuş vaziyettedir. İnşallah eğitim-öğretim periyodu başlamadan evvel bu oranı yüzde 100’e çıkarmak istiyoruz. Bu aşı oranlarının 2021-2022 akademik yılı ötürüsıyla yüz yüze eğitim konusundaki kararlılığımızı desteklediğini, bu mevzudaki inancımızı artırdığını tabir etmek isterim. İnşallah öğrencilerimiz de öğretim elemanlarımız üzere eğitim öğretim periyodu açılmadan evvel aşılarını tamamlamak suretiyle yüz yüze eğitim için gerekli olan bu kuralı da yerine getirmiş olacaktır.”
“STAJLARDA DA ÖNLEMLERE UYULARAK DEVAM EDİLMELİ”
Üniversitelerin, Covid-19 salgını öncesinde de kullandıkları uzaktan öğretim usulünü, salgın esnasında bütün programlara genişleterek deneyim kazandığını lisana getiren Özvar, şunları söylemiş oldu:
“Bu deneyim ile bu yeni akademik yılda gerekli gördükleri derslerin makul bir oranını bu sistem ile verebileceklerdir. Öğretim elemanlarımız derslerin büyük kısmını yüz yüze sınıflarda anlatacaklardır. Başka yanda bir kısım teorik dersleri ise senkron dediğimiz birebir anda çevrim içi olarak da öğrencilerine sunabileceklerdir. Üniversitelerimiz, asenkron yani derslerin görüntü kayıtlarının alınıp öğrenciler tarafınca izlenmesinin önünü açan uygulamaları da yapabileceklerdir. bu biçimdece yüz yüze öğretimin yanı sıra online, senkron ve asenkron üzere uzaktan eğitim halleri ile dersler çeşitlendirilmiş bir biçimde yürütülebilecektir. Uygulamalı öğretimler, stajlar ve iş yerinde mesleksel eğitimlerin de önlemlere uyularak devam etmesi gerekmektedir. Öğrencilerimizin staj ve iş yeri mesleksel eğitimlerinde kamu ve özel daldan gerekli anlayışı göstermeleri ve önlemlere riayet etmek suretiyle kapılarını öğrencilerimize açmalarını beklemekteyiz.”
Açılış konuşmalarının akabinde toplantı basına kapalı devam etti.