Pandemi süreci ile bir arada ambalaj kullanması ziyadesiyle arttı. Lakin ambalajların ömrünü tamamladıktan daha sonra geri dönüşüm sürecine girmesinde tüketicilere büyük nazaranv düşüyor. Sıfır atık ve geri dönüşüm hususlarında farkındalığı artırarak tabiatımızın pak kalmasını sağlayabiliriz. Bu bahiste yaptıkları çalışmaları Yeni Şafak’a anlatan Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Lideri Zeki Sarıbekir, ambalajların üretimleri sırasında; ambalaj atıklarının geri toplanması, bir daha kullanılması, geri kazanımının kolaylaştırılması ve tüketicinin bilgilendirilmesi emeliyle uzun yıllardır işaretlendiğini söylemiş oldu.
TÜKETİCİLER SEMBOLLERLE BİLGİLENDİRİLİYOR
Sarıbekir, işaretlemenin depozito uygulanacak ambalajlar için mecburî, başkaları için gönüllülük temeline dayandığını belirterek, ülkemizde de ambalaj atıklarının denetimi yönetmeliğine göre geri dönüşümü mümkün olmayan gereçlerin ambalaj üretiminde kullanılmalarının yasak olduğunu söylemiş oldu. Sarıbekir, “Geri dönüştürülebilir materyallerden üretilmiş bu ambalajların kullanım ömürlerini tamamladıktan daha sonra geri dönüşüm sürecine girmeleri gerekir. Üzerinde yer alan sembollerle tüketiciler bilgilendiriliyor” dedi.
AMBALAJIN KIYMETİ ARTTI
Dünyayı tesiri altına alan Kovid-19 ile ambalajın ne kadar değerli ve gerekli olduğunun bir defa daha anlaşıldığını söyleyen Sarıbekir, şunları kaydetti: “Ambalaj mamüllerin hijyenik kalmasını sağladığı üzere ambalaj olmadan eserler satılamaz ve sevk edilemez. Evvelden açıkta satılan bir eseri bile, halkımız artık ambalajlı olarak almaya yöneldi. Pandeminin başında dünyada eser tedarikinde sorunlar yaşanırken bizler tedarik zincirini aksatmamak için üretimi sürdürdük.”
ÇÖP DEĞİL İKTİSAT
“Ambalajlar çöp değil, tam bilakis iktisat yaratan malzemelerdir” diyen Zeki Sarıbekir, şu ayrıntıları paylaştı: “Ambalaj atıkları kaynağında başka biriktirilerek ve mahallî idareler tarafınca başka toplanarak kaliteli geri dönüşüm sağlanmalıdır. Tıpkı Çin’in yaptığı üzere atıkların ithalatını kademeli olarak azaltıp, 3-4 yıl ortasında sıfıra indirmek için geri dönüşüm bölümünün geliştirilmesi ve bunun için de bu hususta her insanın bilinçlenmesi gerekiyor. Geri dönüşüm altyapısını kuvvetlendirmemiz gerekiyor. Türkiye’de atık idaresi ve geri dönüşüm kesimi büyük bir pazar haline gelmiş durumda. Lakin kendi atıklarımızı geri dönüştürmekte maalesef olmamız gereken düzeylerde değiliz.”
KARBON AYAK İZİ ÖLÇÜMÜ KOŞUL
Zeki Sarıbekir, ambalaj kesimi olarak “‘Sürdürülebilirlik’ ve ‘Çevre’yi ambalaj üretiminde temel iki nokta olarak kabul ettiklerini belirterek, sürdürülebilir bir etraf için Avrupa Yeşil Mutabakatı, Döngüsel İktisat ve Geri Dönüşüm vizyonunu gündemlerinde tuttuklarını aktardı. Avrupa Birliği’nin 2050’de iklim nötr gayesi çerçevesinde karbonsuz iktisada geçiş sürecini yakından takip ettiklerini lisana getiren Sarıbekir, “Sektör mensuplarımız karbon ayak izi ölçümlerini yaptırmalı. Avrupa Yeşil Mutabakatında hedeflenen üretim ve ticaret süreçlerini ve değişimini takip etmeliyiz. Üretim süreçlerimizi kaynak verimliliğini en üst düzeyde tutan, sürdürülebilir bir üretim modeli olan döngüsel iktisat temeli üzerine kurmalıyız. Zira, karbon ayak izi, döngüsel iktisat ve yeşil mutabakat yeni dünya tertibinde belirleyici ögeler olacak.”
TÜKETİCİLER SEMBOLLERLE BİLGİLENDİRİLİYOR
Sarıbekir, işaretlemenin depozito uygulanacak ambalajlar için mecburî, başkaları için gönüllülük temeline dayandığını belirterek, ülkemizde de ambalaj atıklarının denetimi yönetmeliğine göre geri dönüşümü mümkün olmayan gereçlerin ambalaj üretiminde kullanılmalarının yasak olduğunu söylemiş oldu. Sarıbekir, “Geri dönüştürülebilir materyallerden üretilmiş bu ambalajların kullanım ömürlerini tamamladıktan daha sonra geri dönüşüm sürecine girmeleri gerekir. Üzerinde yer alan sembollerle tüketiciler bilgilendiriliyor” dedi.
AMBALAJIN KIYMETİ ARTTI
Dünyayı tesiri altına alan Kovid-19 ile ambalajın ne kadar değerli ve gerekli olduğunun bir defa daha anlaşıldığını söyleyen Sarıbekir, şunları kaydetti: “Ambalaj mamüllerin hijyenik kalmasını sağladığı üzere ambalaj olmadan eserler satılamaz ve sevk edilemez. Evvelden açıkta satılan bir eseri bile, halkımız artık ambalajlı olarak almaya yöneldi. Pandeminin başında dünyada eser tedarikinde sorunlar yaşanırken bizler tedarik zincirini aksatmamak için üretimi sürdürdük.”
ÇÖP DEĞİL İKTİSAT
“Ambalajlar çöp değil, tam bilakis iktisat yaratan malzemelerdir” diyen Zeki Sarıbekir, şu ayrıntıları paylaştı: “Ambalaj atıkları kaynağında başka biriktirilerek ve mahallî idareler tarafınca başka toplanarak kaliteli geri dönüşüm sağlanmalıdır. Tıpkı Çin’in yaptığı üzere atıkların ithalatını kademeli olarak azaltıp, 3-4 yıl ortasında sıfıra indirmek için geri dönüşüm bölümünün geliştirilmesi ve bunun için de bu hususta her insanın bilinçlenmesi gerekiyor. Geri dönüşüm altyapısını kuvvetlendirmemiz gerekiyor. Türkiye’de atık idaresi ve geri dönüşüm kesimi büyük bir pazar haline gelmiş durumda. Lakin kendi atıklarımızı geri dönüştürmekte maalesef olmamız gereken düzeylerde değiliz.”
KARBON AYAK İZİ ÖLÇÜMÜ KOŞUL
Zeki Sarıbekir, ambalaj kesimi olarak “‘Sürdürülebilirlik’ ve ‘Çevre’yi ambalaj üretiminde temel iki nokta olarak kabul ettiklerini belirterek, sürdürülebilir bir etraf için Avrupa Yeşil Mutabakatı, Döngüsel İktisat ve Geri Dönüşüm vizyonunu gündemlerinde tuttuklarını aktardı. Avrupa Birliği’nin 2050’de iklim nötr gayesi çerçevesinde karbonsuz iktisada geçiş sürecini yakından takip ettiklerini lisana getiren Sarıbekir, “Sektör mensuplarımız karbon ayak izi ölçümlerini yaptırmalı. Avrupa Yeşil Mutabakatında hedeflenen üretim ve ticaret süreçlerini ve değişimini takip etmeliyiz. Üretim süreçlerimizi kaynak verimliliğini en üst düzeyde tutan, sürdürülebilir bir üretim modeli olan döngüsel iktisat temeli üzerine kurmalıyız. Zira, karbon ayak izi, döngüsel iktisat ve yeşil mutabakat yeni dünya tertibinde belirleyici ögeler olacak.”